Türkiye için son derece önemli projelerden biri olan GAP, hayata geçtiğinde oldukça önemli bir yerde, oldukça önemli tarihi eserleri sular altında bırakmıştır. Birçok dini kitaplar, kutsal olarak bilinen bu alan Mezopotamya olarak da adlandırılmaktadır. Bu alanın yeniden yeşillenmesi, ölen tarımın yeniden kazandırılması yani kısaca Türkiye’nin gelişmesi için yapılan GAP projesi Fırat ve Dicle arasında kalan mitolojik masalların anlatıldığı bir alandır.

Gap turu bu alanda bu zamana kadar gelmiş olan hikayeleri ve bu alanın en güzel hallerini size sunmaktadır. Özellikle Fırat ve Dicle arasındaki kalan bu alanda insanların güzelliği ve kültürün hâlâ paylaşımcı özelliği taşıması, birçok müzenin hâlâ bu alanda yer alması bu turun anlamını daha derinleştirmiştir. Mardin’e gidip Hasankeyf'i göreceğiniz, Malabadi köprüsünü göreceğiniz, Balıklı gölü ve Nemrut'ta güneşin batışını izleyebileceğiniz ve aynı zamanda Milliyet Midyat Telkari alanını ziyaret ederek sıra gecelerine katılabilirsiniz. GAP turu bir bakıma Türk kültürünün en güzel özelliklerinden yararlanan insanlarla, güzel anlar geçireceğinizi garanti eder. Kendine has ve çok farklı bir mimarisi olan bu alanda, birçok tarihi alının hikayesini dinleyeceksiniz.

GAP turları, mutlaka ve mutlaka rehber eşliğinde yapılmaktadır ve bu alanların bütün hikayeleri mimarinin bütün detayları anlatılmaktadır. Tabi ki Mardin gibi bir yere gidip de bu yörenin en güzel damak tatlarına uyacak yemeklerini tatmamak olmaz. Lokantaya gittiğinizde gördüğünüz Ali Nazik kebabı burada çok daha başka bir şekilde yapılmaktadır ve bu kültürün kendine özgü yemeklerinden biri olmaktadır. Havuç dilimi baklavalar, içli köfteler, şıllık tatlısı ve çiğ köfteler son derece dikkat çekmekte bu kültür içerisinde harmanlanmaktadır.

Dicle ve Fırat’ın yani Mezopotamya'nın farklı kültürlerini bir arada barındıran, birçok müzik ve birçok tarihi eserin size sunulduğu bu turu kaçırmamanız büyük bir hata olacaktır.